Kayıtlar

Temmuz, 2020 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

SANAT ÜZERİNE (Nazan İpşiroğlu, Karşılaşmalar)

Resim
Sanat Üzerine Klee sanatında uyguladığı bir yöntemi şu sözlerle açıklar:"Doğa savurgandır, sanatçıya gelince o tutumlu olmak zorundadır. Doğa kimi zaman kargaşaya yol açacak denli konuşkandır, sanatçıya düşense susmayı bilmektir... Bütünün etkisini kısıtlamamak için ayrıntılara gitmemeli. Bütünlüğe erişebilmek için hesaplı ve tutumlu olmalı. " Resimde Müziğin Etkisi , “Çağımızda estetik değerlerin değiştiği bir gerçek. Ama buna koşut gelişen bir başka gerçek daha var: 20. yüzyılın başından beri sanat yeni bir işlev üstlenmiş durumda: toplumsal gerçeklerle hesaplaşma… Sanatçı artık çoktan beri fildişi kuleden çıkmış, toplumsal olguların içinde yaşıyor ve kendini bunlardan sorumlu duyuyor. Sadece kendi ülkesinde olanlara değil, tüm dünyada olup bitenlere karşı dünya vatandaşı olarak sorumluluk duyuyor.”  " Çağımızın başlıca özelliklerinden biri sanatları birbirinden ayıran kesin sınırların aşılması. Resim, yazın, müzik, bale, tiyatro, sahneleme, sinema...Bütün bu sanatlar

GÖRSEL DÜŞÜNME (Seza Kutlar Aksoy, Karşılaşmalar)

Resim
Seza Kutlar GÖRSEL DÜŞÜNME ’20. Yüzyılın başından beri sanat yeni bir işlev üstlenmiş durumda: toplumsal gerçeklerle hesaplaşma.’ ‘Endüstri toplumlarının ilerlemeleri düşün- bilim ve en geniş kapsamıyla sanatın(plastik sanatlar, müzik, yazının her türü, tiyatro, fotoğraf, film) etkileşimiyle gerçekleşebilmiştir.’gibi sözler, ‘Duyu eğitimi, Görsel düşünme, Kulak eğitimi’… gibi kavramlar ve daha niceleri… Bir sanatçının, bilim insanının yani Nazan İpşiroğlu’nun sözleri bunlar.   Sanatla yoğrulmuş bir aklın, başarılı yapıtlar üretmiş birinin… Felsefe-sanat tarihi uzmanlığı, bu konudaki yapıtları ve aynı zamanda müzik eğitimi sonrası barok müziği topluluğunu kurup yirmi yıl konser vermiş bir sanatçı olarak biliniyor. Tanıdığım örnek alınası insanlardan biri.Hem düşünsel anlamda hem işin mutfağından gelmiş, uygulamış değerli bir kadın. ‘Görsel düşünme’ deyince aklıma dört yaşımdaki okul öncesi kitabım geliveriyor. O kitabın içindeki olağanüstü güzel kuş resimleri beliriy

13.7.1923 BUGÜN ANNEMİN DOĞUM GÜNÜ

Resim
Bugün annemin doğum günü. Bu vesileyle uzun satar kitaplarının bazılarını paylaşıyorum. Onu en iyi kitaplarıyla anabiliriz.  Bir de onun için bir mektup yazdım. Anneme Mektup Kardeşim Os man, “İyi ki siz benim annem ve babasınız” diye anneme ve babama sımsıkı sarıldığında belki daha dört beş yaşlarındaydı. Büyüklerin gazetede çıkan bir haber üzerinde konuştuklarını duymuş olmalıydı. Çocuğunu kıyasıya dövdükten sonra günlerce aç bırakan gaddar bir anne ve babanın öyküsü olmalıydı bu. Kardeşimin şükran duygusuyla onları nasıl kucakladığı hâlâ gözümün önünde. Ben de onun gibi düşünüyor ve hissediyordum ama bunu belli etmiyordum. Bir gün annem bana çok kızdığında, “Kızım sen bizi öldüreceksin” dedi. “O zaman bak ortada kalırsın…” Ben de, “Siz ölürseniz anneannemle büyük babam bana bakarlar” dedim. “Onlar yaşlılar ama” dedi annem. “Onlar da ölürse teyzemle eniştem var ya” diye cevabı yapıştırdım. “Ya onlar da ölürse?” “Ülken Teyze ile Feridun Enişte bana bakarlar. Hadi onları da öldür bakay

BİR ARKADAŞ (Nihal Kuyumcu, Karşılaşmalar)

Resim
Nihal Kuyumcu Bir Arkadaş… Bir dizüstü bilgisayar, sağda solda kitaplar, gelişigüzel notların alındığı atılmış kâğıtlar arasında heyecanla konuşan tartışan bir hanımefendi. Burası bir çalışma odası değil, bir derslik bir kitaplık değil. Burası bir hastane odası.Günlük yaşamlarında bile sadece sağlık sorunlarından söz eden, ettikçe mutlu olan yaşıtlarının aksine karşımızdaki hanımefendi hastane odasında, hasta yatağında bile ağrılarından söz etmeyenNazan İpşiroğlu. Nazan İpşiroğlu, o işi doktorlara bırakmış, kendi işine bakıyor. Yaklaşan Fethiye Yunus Nadi Günlerinde çocuklarla sahnelenmesi planlanan Sihirli Flüt operasının nasıl sergileneceğini büyük bir heyecanla ve titizlikle tartışıyor, sorular soruyor, öneriler getiriyor. Kendisiyle yüksek lisans dönemimde tanıştım, yaşam biçimiyle, düşünceleriyle bizlere asla gerçek yaşını hissettirmeyen, bize evini dostluğunu açan çok özel bir arkadaştı. Kendisine sen dememi, adıyla hitap etmemi istemesine karşın beceremedim ama adıyla hitap et