Kayıtlar

Aralık, 2020 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

OKUYUP MİMAR OLACAĞIM (Nüshet Ak, Geçmişe Yolculuk)

Resim
      OKUYUP, MİMAR OLACAĞIM. Benim kuşağımdan olan Nüshet ve Sema Ak bizim arkadaşlarımız. Her ikisi de mimar.  Uzun yıllara dayanan bir dostluğumuz var. Sema'nın yanındaki de arkadaşımız Ayşe Hattatoğlu. ÇYDD'de GENÇLER İÇİN okuma kitabını hazırladığımızda  Nüshet'den de kendi yaşamını  yazmasını istemiştik.  Amacımız başarı öykülerini toplamaktı. GEÇMİŞE YOLCULUK bölümünde bir hafta annemin yaşamından bir kesit yayınlarken, bir hafta da bir arkadaşımızın öyküsünü paylaşıyorum.    B ir tepenin güney yamacına kurulup, zamanla düzlüğe yayılan köy. İki yanında eski evlerin yer aldığı darsokaklar, ortasında yüzyıllara tanıklık etmiş bir koca çınarın bulunduğu meydanda birleşiyor. Oluklarından soğuk sular akan köy çeşmesi, kahvehaneler, muhtarlık, cami, bakkal, berber, meydanın etrafında yer alıyor. Biraz ileride, okul, evimiz ve kasabaya giden yol vardı. Köyden, bahar rüzgârında yeşil bir deniz gibi dalgalanan, çocukken içinde kaybolduğum, kuzularla birlikte düşe kalk

GEÇMİŞE YOLCULUK (Nazan İpşiroğlu; geçmişe Yolculuk, Haldun Taner)

Resim
  HALDUN TANER 1930’lu yılların başındayız. Şişli’de İtalyan lisesinde bir hocanın dört katlıbahçeli apartmanının ikinci katında oturuyoruz.Apartmanda başka çocuklar da var. Bahçede oynayabiliyoruz. Annem Seniha Bedri, babam Bedri Nedim, ablam Ulya ve ben Nazan. Annemle babam konak hayatından geliyorlar. Büyük anneler, teyzeler, halalar, hizmetçilerin giremediği, anahtarları büyük hanımın belinde asılı kilerler, harem, selamlık... Annemle babam 1920’de evlenmişler, gelin ya da içgüvey gibi durumlardan kaçınmışlar hemen ayrı eve çıkmışlar. Çocukların da gelmeleriyle bir çekirdek aile oluşmuş. Biz okula gitmiyoruz. Okul çağına geldiğimizde annem bizimle çalışıyor. Daha önce Almanca ve piyano öğrenimi başlıyor. Babamın hepimizin kafasına sokmak istediği temel ilke çalışma...Bugün geriye baktığımda bunda çok başarılı olduğunu görüyorum. Çalışma hepimizin yaşamında hep ön plandaydı. Annem zaten çok okurdu. O yıllarda ikinci dil olarak öğrendiği Almancadan çeviri yapmaya başladı. Böylece a